İçeriğe geç

Arzu ile istek eş anlamlı mı ?

Arzu ile İstek Eş Anlamlı Mı?

İlk kez onu gördüğümde, Kayseri’nin o tanıdık sabahlarından birindeydi. Güneş, yeni yeni dağların üstünden süzülen ışıklarıyla şehre yayılıyordu, ama o anın içinde benim tek görebildiğim şey, Arzu’ydu. Evet, Arzu… Adını duyduğumda hep içimde bir şeyler kıpırdanıyordu. Arzu ile istek arasındaki farkı o zaman bilmiyordum ama zamanla fark ettim ki, aralarında çok büyük bir uçurum var.

O Anki Duygu: Arzu ve İstek Arasında Bir Çekişme

Yine bir sabah, her şey gibi rutin başlamıştı. Kayseri’nin sabah havası, beni her zaman etkilerdi, ama o gün biraz farklıydı. Arzu, kafede her zamanki gibi sol köşeye oturmuş, kahvesini yudumluyordu. Hızla geçip giderken, gözlerim bir şekilde ona takıldı ve o an, içimde bir şeyler titredi. “Arzu” dedi içimden bir ses, ama birden hemen ardından başka bir ses “İstek” dedi. Arzu ile istek, eş anlamlı mıydı? O anda, birinin ne kadar özlediğini, diğerinin ise sadece bir anlık istek olarak kalabileceğini düşündüm.

Arzu… İnsan hep arzuladığı bir şeyin peşinden sürüklenir mi? Mesela, birine âşık olmak, belki de hayatını onun etrafında şekillendirmek, bir arzu mudur? Yoksa bir istek mi? O an, Arzu’nun bana bakışı ile içimdeki bu soru birbirine karıştı.

Heyecan ve Hayal Kırıklığı

Yaklaşık bir hafta boyunca, her sabah aynı kafeye gidip Arzu’yu gördüm. Benim için her gün biraz daha heyecan vericiydi. Ama bir o kadar da korkutucuydu. Her sabah, içimdeki bir ses Arzu’yu görmek için o kadar istekliydi ki, her defasında biraz daha beklemeye başladım. O anın içinde kendimi kaybetmeye başladım. İşte burada fark ettim ki, “istek” aslında bir şeyi elde etme dürtüsüydü, ama “arzu”, daha derindi. Arzu, belki de bir şeyi gerçekten çok istemekti, ama tam anlamıyla ona sahip olmayı beklemek de bir o kadar zordu. Her gün onu izlerken içimde bir şeyler kırılıyordu.

İlk konuşmamızda, “Benimle kahve içmeye gelir misin?” dediğinde, içinde bir umut ışığı yandı. Ama o an, o sorunun aslında bana ne kadar uzak olduğunu anlamadım. Arzu, sadece isteklerimin olduğu bir hayal miydi? Yoksa ona olan duyduğum derin his, gerçekten bir arzu muydu?

“Evet” dediğimde, içimde bir rahatlama hissettim ama o rahatlık çok kısa sürdü. “Gerçekten bu olacak mı?” diye sordum kendi kendime. Arzu mu, istek mi?

O Anki Bunalım

Bir süre sonra, her şeyin ne kadar karıştığını fark ettim. Kahveler içildi, sohbetler yapıldı ama içimdeki huzursuzluk bir türlü gitmiyordu. Arzu ile istek arasında bir fark vardı, ve ben arzuya takılıp isteklerimle öylece kalakaldım. Arzu, belki de her şeyin ötesinde bir şeydi. Onu elde etmek için her şeyimi verebileceğimi düşündüm ama sonrasında fark ettim ki, “istek” sadece anlık bir çekicilikti.

Bir akşam, kaybolan bir zamanın içinden geçerken, Arzu bir anda “Bir şeyler değişti, sanki ben artık seni arzu etmiyorum,” dedi. O anda, kelimeler hiç bu kadar ağır gelmemişti. Bir tür hayal kırıklığına uğramıştım ama aslında, en çok da “arzu”nun ne kadar kırılgan olduğunu hissettim. Çünkü o, biraz da beklentiydi, biraz da zamanın içinde şekillenen bir duygu… Arzu, arzuladığın şeyin ellerinden kayıp gitmesiydi belki de.

Bir an düşündüm: Gerçekten arzu muydu bu? Yoksa istek mi?

Farkı Anlamak: Arzu ve İstek Arasındaki Sınır

Zamanla, içimdeki karmaşa dağılmaya başladı. Arzu ile istek arasındaki farkı fark ettim. Arzu, bir hedefin, bir duygunun peşinden gitmekti. İstek ise anlık bir heyecandı, belki de sadece o anın hazzıydı. Arzu, bir yere doğru yönelmiş bir istekken, istek sadece o anı yaşama arzusuydu.

Kayseri’nin karanlık akşamına, son bir kez baktım ve bu sefer farklı bir gözle. Arzu, artık sadece bir şeyin peşinden gitmek değildi. Onu gerçekten hissetmiştim. Bir şeyin ne kadar derin ve anlamlı olduğuna dair bir farkındalık vardı. “Evet” demek, bazen sadece o anın isteklerinden çıkıp, bir arzuya dönüşebiliyordu. Arzu, belki de hepimizin içindeki en derin duyguydu, ama ona ulaşmak öyle kolay değildi. İstek, sadece bir başlangıçtı.

Sonuç: Arzu ve İstek Birleşebilir Mi?

Gecenin sonunda, içimde hala karışık bir his vardı. Arzu ve istek, ikisi de farklıydı. Arzu bir yolculuktu, istek ise sadece bir duraktı. Ama belki de ikisi birleşebiliyordu. Arzu, isteklerin gerçeğe dönüşmesiydi, ve ben bunu o an anlamıştım. Hayat, bazen bize sadece istekler sunar, ama gerçek arzu, o isteklerin peşinden gitmektir. Şimdi, o sabah her şeyin nasıl bir arzuya dönüştüğünü hissediyorum. Çünkü arzu, sonunda bir şeyin peşinden gitmeye değer olduğunu anlatıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
https://elexbetgiris.org/vdcasino giriş adresibetexper yeni girişcasibom